Sosyal Güvenlikte Yeni Dönem (1)
Ertelemedeki kazanç
Emek Platformu’nda sağlanan uzlaşma uyarınca işçiler açısından prim koşulu 9 bin günden 7 bin 200 güne çekildi. 65 yaşta emeklilik düzenlemesi kabul edildi, ama uygulamasının başlangıcı fiilen altı yıl ötelendi…
- Yazı dizisi
BAŞLARKEN
Türkiye’nin toplam nüfusu 70 milyon 586 bin; emekli 7 milyon 643 bin, çalışan 14 milyon 922 bin. Her ne kadar 1 emekliye 1.95 çalışan bakıyor görünüyorsa da, prim ödemeyen fakat aktif sigortalı sayısının içerisinde yer alan Bağ-Kur’lular düşüldüğünde gerçekte 1 emekliye ancak 1.67 çalışan düşüyor. Nüfusumuz genç olmasına rağmen her 10 Türk vatandaşından biri emekli.
Kesintisiz 24 çeyrek süren büyüme döneminde bile ekonominin istihdam yaratma kapasitesi sınırlı kaldı. Çalışma çağındaki nüfusun ancak yarısından azına iş bulabiliyoruz. İş bulabildiklerimizin de yarıya yakını kayıt dışı çalışıyor.
Sosyal güvenlik sistemini bir havuz kabul edersek, havuza giren su miktarı, çıkan miktarı karşılamaya yetmiyor. Havuzda su birikmesine en fazla katkıda bulunması mümkün olan kayıt dışılığı sona erdirme konusunda hükümetler üzerlerine düşeni yapmıyorlar. Kayıt dışı işçi çalıştırandan toplayamadıkları/toplamadıkları parayı bütçeden aktarmakta da artık zorlanmaya başladılar. Hükümet, iki yıl önce çıkarmış olduğu 5510 sayılı Kanun’da sadece Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği maddeleri değiştirmekle yetinmedi. Sistemin kurgusu da önemli ölçüde değiştirildi. Önceki gece TBMM’den geçen yasada yapılan değişiklerden Türkiye sınırları içindeki herkes bir şekilde etkilenecek. Bu yazı dizisinde, yapılan değişikliklerin, kimleri nasıl, ne kadar etkilediği sorularına yanıt arayacağız.
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Kanunu’nun yürürlük tarihinin Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı dolayısıyla yaklaşık iki yıl ertelenmesinin çalışanlar açısından en olumlu sonucu, emeklilikte 65 yaşın ötelenmesi oldu. Türkiye’de emeklilik yaşı, 2000 yılında yürürlüğe giren 4447 sayılı Kanun’la kadında 58, erkekte 60 olarak kabul edildi. Bundan önceki sistemde ise 18 yaşında işe girerek 20 yıl sigortalılık süresini dolduran kadınlar 38, 25 yıl sigortalılık süresini dolduran erkekler ise 43 yaşında emekli olabiliyordu. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonrası düzenlenen kademeli geçiş dolayısıyla 58-60 yaş fiilen kadınlar için 2020’de, erkekler için de 2024 yılında başlayacak. 2006 yılında kabul edilen 5510 sayılı Kanun ise emeklilik yaşının 2036 yılından başlayarak iki yılda bir yıl artırılmak suretiyle erkekler için 2044’te, kadınlar için de 2048 yılında 65 yaşa çıkarılmasını düzenliyordu. TBMM’de kabul edilen son kanunda 65 yaş için 5510’da öngörülen kademeli geçiş hükümleri değiştirilmedi. Ancak kabul edilen bir düzenlemeyle, 65 yaşta emeklilik fiilen ötelendi.
Nasıl emekli olunacaktı?
5510 sayılı Kanun değişmemiş olsaydı 18 yaşında işe giren sigortalılar emekli olabilmek için öncelikle prim gün sayısını doldurmayı bekleyecekti. Prim gün sayısını 38 yaşında doldurmuş olsalar bile 58-60 yaşına kadar beklemek zorunda kalacaklardı. 58-60 yaşına geldikleri tarihte emeklilik yaş haddi artmış olacağı için bu kez o yaş haddini beklemek zorunda kalacaklardı. Prim gün sayısını doldurduktan sonra emeklilik yaşı için bekleme süresi böylece ilave olarak beş yıl daha uzayacaktı.
Kanunda öncelikle, Emek Platformu ile sağlanan uzlaşma uyarınca işçiler açısından prim gün koşulu 9 bin günden 7 bin 200 güne çekildi. Kendi nam ve hesabına çalışanlar (esnaf, ticaret erbabı) ile memurlar açısından ise 9 bin gün prim koşulu korundu. Kanunda yapılan ikinci bir değişiklikle de “prim gün sayısı koşulunun doldurulduğu tarihte geçerli olan yaş haddinden” emeklilik olanağı sağlandı.
Öteleme nasıl oldu?
Bu iki değişiklik yapılmasaydı 20 yaşında bir erkek ilk kez 1 Ekim-31 Aralık 2008 tarihleri arasında bir işte çalışmaya başladığında 65 yaşından önce emekli olamayacaktı. Prim gün sayısını doldurduktan sonra da 20 yıl beklemek zorunda kalacaktı. Söz konusu kişi 9 bin günlük (25 yıl) prim koşulunu 2033 yılında doldurduğunda 45 yaşında olacak. Erkeklerin emekliliği için 2036 yılına kadar 60 yaş koşulu aranacağından, bu kişi öncelikle 60 yaşını dolduruncaya kadar 15 yıl bekleyecekti. 60 yaşını 2048 yılında dolduracağı ve o tarihte emeklilik yaşı 65’e çıkarılmış olduğu için bu kez ilave olarak beş yıl daha bekledikten sonra 2053 yılında emekli olabilecekti.
Kadında durum
İlk defa çalışmaya bu yasa yürürlüğe girdikten sonra başlayan 20 yaşındaki bir kadın da 25 yıllık prim koşulunu 2033 yılında doldurduğunda 45 yaşında olacaktı. Kadınların emekliliği için o tarihte yaş koşulu 58 olacağı için, bu kadın çalışan, 58 yaşını dolduracağı güne kadar 13 yıl bekleyecekti. Bu tarih de 2046 yılına denk geliyor. Ancak o tarihte kadınlar için emeklilik yaşı 64’e çıkarılmış olduğu için bu kadın ilave olarak altı yıl daha bekleyerek 2052’de emekli olmak zorunda kalacaktı.
Şimdi ne oldu?
Yapılan değişiklik sonucu, 2008’de ilk defa çalışmaya başlayan bir erkek eğer işçi statüsünde çalışırsa 7 bin 200 gün (20 yıl) prim koşulunu 2028 yılında, memur ya da esnaf statüsünde çalışırsa da 9 bin gün prim koşulunu 2033 yılında yerine getirecek. Her iki durumda da bu kişi prim gün koşulunu doldurduğu tarihte geçerli olan emeklilik yaşında, yani 2048 yılında 60 yaşında emekli olabilecek. Böylece ilave olarak beş yıl daha bekleme zorunluluğundan kurtulacak.
Yeni yasa yürürlüğe girdikten sonra ilk defa bu yıl çalışmaya başlayan 20 yaşındaki bir kadın da hangi statüde çalışırsa çalışsın 2046 yılında, yani 58 yaşında emekli olabilecek. Bu durumdaki kadın da ilave olarak altı yıl daha beklemekten kurtulmuş olacak.
Son şanslı kuşak
Yasada yapılan değişiklik sonucu 65’e çıkatılan emeklilik yaşı, doğum tarihi 1980-1990 tarihleri arasında olan ve yasa yürürlüğe girdikten sonra 2008 yılında işe başlayan kadın ve erkekleri etkilemeyecek. Bu kişiler, 2000 yılından sonra çalışmaya başlayan diğer hem cinsleri gibi, kadın iseler 58 yaşında, erkek iseler 60 yaşında emekli olacaklar.
1991 ve daha sonraki yıllarda doğup da, üniversite eğitimlerini tamamlayıp 22 yaşından sonra işe başlayanların durumu ise hangi işte çalıştıklarına bağlı olarak değişiklik arz edecek.
Büyütmek için tıklayınız |
1991 tarihinden sonra doğan ve 22 yaşında memur veya esnaf statüsünde çalışmaya başlayanlar için emeklilik yaşı kademeli olarak artmaya başlayacak. 1997 ve daha sonraki doğumlu erkekler memur ve esnaf statüsünde çalışmaya başladıklarında 2062 yılından itibaren 65 yaşında emekli olmaya başlayacak. Aynı statüde çalışan kadınlar için 65 yaş ilk defa 2001 doğumlulara uygulanacak.
İşçi statüsünde 22 yaşında çalışmaya başladıkları varsayılan erkeklerde 65 yaş ilk defa 2002 doğumlular için geçerli olacak. İşçi statüsündeki kadınlar açısından ise 2006 ve daha sonraki tarihlerde doğanlar 65 yaşından önce emekli olamayacaklar.
Bekleme dönemi bıktıracak
Öteleme düzenlemesine rağmen yeni sistemde çalışanlar, prim gün sayısını doldurduktan sonra uzun süre emeklilik yaşını doldurmayı beklemek zorunda kalacak.
Eski sosyal güvenlik sisteminde de sigortalılar prim gün koşulunu doldurduktan sonra emekli olmak için yaş haddini beklemek zorundaydı. Ancak bu bekleme süresi uzun olmadığı için uygulamada çok göze görünmüyordu. Örneğin işçi statüsünde çalışan bir erkek, 5 bin 250 günlük prim gün koşuluna tabi ise ve bu süreyi de 40 yaşında doldurdu ise 2008 yılına kadar en fazla yedi yıl, yani 47 yaşına kadar beklemek zorunda kaldı. Aynı durumdaki kadın ise daha az süreyle bekledi.
Yeni devreye giren ve çalışanların zorlayacağı öne sürülen sosyal güvenlik sisteminde ise işçi statüsünde çalışmaya 18 yaşında başlayan bir erkek 7 bin 200 günlük prim ödeme koşulunu arada boşluklarla 40 yaşında doldurduktan sonra 60 yaşında emekli olabilmek için 20, 65 yaşında emekli olabilmek için de 25 yıl gibi uzun süre beklemek zorunda kalacak. Bu da uzun bir süre olduğu için rahatsızlık yaratıyor.
Arıduru ailesi yeni yasadan nasıl etkileniyor?
Anne Buket Arıduru, baba Murat Arıduru ve çocuklar Yasemin Arıduru ile Ergun Arıduru yeni yasadan emeklilik yaşı bakımından etkilenmedi. Ancak Buket Arıduru ve Murat Arıduru’nun ödeyecekleri sigorta primi artacak.
Murat Arıduru (50)
Bağlı olduğu kurum: 1978 SSK, 1986 Bağ-Kur
Aylık gelir: 2 bin YTL
Mevcut sistemde ne zaman emekli olacak: Emekliliği hak etmiş
Yeni sistemde ne zaman emekli olacak: İstediği zaman
Mevcut sistemde iş göremezlik geliri alıyor mu: Hayır
Yeni sistemde iş göremezlik geliri alacak mı: Hastalandığında iş göremezlik geliri alacak
Eski sistemde nasıl prim ödüyordu: Gelirindeki artış ya da azalışa bakılmaksızın iki yılda bir basamak yükseltimi sonucu 12. basamakta 286 YTL prim ödüyordu
Yeni sistemde nasıl prim ödeyecek: Gelirini 2 bin YTL beyan ederse 650 YTL prim ödeyecek
Buket Arıduru (41)
Bağlı olduğu kurum: 1996’dan beri Bağ-Kur’lu
Aylık geliri: 1.250 YTL
Mevcut sistemde ne zaman emekli olacak: 2021
Yeni sistemde ne zaman emekli olacak: Değişmeyecek
Mevcut sistemde ne kadar prim ödüyor: 6. basamaktan 227.10 YTL
Yeni sistemde ne kadar prim ödeyecek: Gelirini 1.250 YTL beyan ederse 406.25 YTL
Mevcut sistemde doğumda emzirme yardımı ve analık ödeneği alıyor mu: Hayır
Yeni sistemde emzirme yardımı ve analık ödeneği alacak mı: Evet. Ayrıca iki çocuğa kadar, doğumda geçen süreleri iki yıla kadar borçlanarak emekliliğine saydırabilecek.
Çocukları: Yasemin Arıduru (1984, lise mezun) (2006’dan beri SSK’lı) Ergun Arıduru (1985, lise mezun) (2006’dan beri SSK’lı)
Mevcut sistemde çocuklar ne zaman emekli olacak: Yasemin 58 yaşında, Ergun 60 yaşında.
Yeni sistemde ne zaman emekli olacaklar: Emeklilik yaşları bugün de sistemde oldukları için değişmeyecek. 58 ve 60 yaşını bekleyecekler.
- YARIN: Refah payındaki düşüş, emekli aylığını azaltacak
Haberin orijinal metni için lütfen tıklayınız