Yeni sosyal güvenlik sisteminde geçmiş dönem kazançlarının güncellenmesinde refah payının azaltılması ve aylık bağlama oranının düşürülmesi emekli aylıklarını aşağı çekecek. Çalışanlar yeni sistemde daha fazla ve daha uzun süreyle prim ödeyecekler. Buna karşılık daha geç ulaşacakları emeklilik döneminde, daha düşük emekli aylığı alacaklar.
Bir kişinin emekli aylığının ne kadar olacağı; çalıştığı sırada ödediği prime esas kazançların tutarı, kaç yıl prim ödediği, geçmiş dönem kazançlarının nasıl güncellendiği, prim ödemesi yapılan yıl başına uygulanacak aylık bağlama oranına ve kazancın yüzde kaçının prim olarak kesildiğine göre değişiyor. Emekli aylıkları bu beş unsurdan bir veya bir kaçında yapılan değişikliklerle artırılıyor ya da azaltılıyor.
TBMM’de kabul edilen yasa ile söz konusu beş unsurdan ilk dördü sigortalıların aleyhine, sonuncusu ise kısmen sigortalılar lehine, kısmen aleyhine olmak üzere değiştirildi.
Refahtan daha az pay
Emekli aylıkları hesaplanırken öncelikle, çalışma yaşamının başlangıcından itibaren yatırılan geçmiş dönem kazançlarının emeklilik tarihindeki ortalama değeri belirleniyor. Emekli aylığı da bunun üzerinden hesaplanıyor. Buna geçmiş dönem kazançlarının güncellenmesi deniyor. Ortalama kazanç ne kadar yüksek olursa, emekli aylığı da ona bağlı olarak yükseliyor.
Eski sistemde güncelleme:
SSK: Sigortalıların prime esas yıllık kazançları, emeklilik başvurusunda bulundukları tarihe kadar geçen her yıl için Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve sabit fiyatlarla Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) artışı kadar ayrı ayrı artırılarak güncelleniyor. Büyümenin negatif olduğu dönemlerde GSYH sıfır olarak kabul ediliyor. Bu da, örneğin 2001 ekonomik krizindeki gibi GSYH’daki azalmalara karşı sigortalıları koruyor.
Bağ-Kur: Emekli aylığı gelir basamaklarına göre bağlanıyor. Gelir basamakları ise her yıl TÜFE ve GSYH oranında artırılıyor.
Emekli Sandığı: En son aldığı maaş üzerinden emekli aylığı bağlanıyor. Geçmiş yıl kazançları ayrıca güncellenmiyor.
Yeni sistemde güncelleme:
5510 sayılı Kanunda tüm sigortalılar açısından geçmiş dönem kazançlarının enflasyondaki artış ile asgari ücretteki artışın toplamının yarısı oranında güncellenmesi öngörüldü. Ama Anayasa Mahkemesi çalışanların refahtan yeterince pay almaması sonucunu doğurduğu gerekçesiyle düzenlemeyi iptal etti. Yeni kanunda ise eski memurlar hariç olmak üzere tüm sigortalılar için geçmiş dönem kazançlarının TÜFE’deki artışın tamamı ile GSYH’daki artışın yüzde 30’unun toplamı oranında artırılması öngörüldü. Eski memurlar için önceden olduğu gibi son aylıkları esas alınacak.
Hesap düşük rakamdan yapılacak
Yapılan bu düzenlemeyle, sigortalıların geçmiş yıllara ilişkin kazançlarının emeklilik başvurusunda bulundukları tarihteki güncel değeri hesaplanırken daha düşük bir rakam ortaya çıkacak. Emekli aylığı da bu düşük rakam üzerinden hesaplanacak.
Yeni yasadaki düzenleme güncelleme katsayısını sigortalılar açısından Anayasa Mahkemesinin yetersiz bularak iptal ettiği hükümden de daha geri noktaya götürdü. Çünkü geçmiş yıllara bakıldığında Türkiye’de asgari ücretteki artışların, TÜFE ve GSYH’daki toplam artışın da üzerinde olduğu görülüyor. İptal edilen 5510’daki düzenleme aynen kalmış olsaydı, refahtaki artış güncelleme hesabının içerisine dolaylı yoldan girmiş olacaktı. Bu şekilde hesaplanan rakam da yasanın son halindeki düzenlemeden daha yüksek çıkacaktı.
Gelişme hızının etkisi ne kadar?
Güncelleme katsayısındaki bu değişiklik işçi ve esnaf ile ilk defa yeni yasadan sonra çalışmaya başlayan memurların kazançlarını etkileyecek. Eski memurlar ise önceden olduğu gibi son maaşlarının yüzde 75’i üzerinden emekli aylığı alacaklar.
İşçi, esnaf ve yeni memurun güncelleme katsayısı değişikliğinden nasıl etkileneceğini anlamak için 2002-2007 yılları arasındaki dönem için bir hesaplama yapmak yeterli.
2002-2007 yılları arasında yüzde 115 TÜFE artışı, yüzde 48.15 GSYH artışı oldu. Buna göre, bir çalışanın 2002’de yatırdığı 100 liralık prime esas kazancının 2007 yılı sonundaki güncel değeri eski sisteme göre 263 YTL’ye ulaşırken, yeni sistemde 129 YTL’de kalıyor. Bağlanacak emekli aylığı da 263 YTL üzerinden değil, 129 YTL üzerinden hesaplanacak. Bu fark, sadece bir yıllık prime esas kazancın altı yıllık güncellenmesi sırasında ortaya çıkıyor.
Prim ödeme süresi uzayacak
Mevcut sistemde memur ve esnaf statüsündekiler 25 yıl (9000 bin gün), işçi statüsündekiler ise 2008 yılı için 5250 gün olan prim ödeme koşulunu yerine getirdikten sonra emeklilik yaşının dolmasını bekliyorlardı. Emeklilik yaşı fiilen 2008 yılı itibarıyla kadınlarda 43, erkeklerde 47 olduğu için bekleme süresi 3-5 yılı geçmiyor.
Yeni sistemde ise esnaf veya memur statüsündeki çalışanlar 9000 prim gün koşulunu yerine getirdikten sonra ilk etapta kadınsa 58, erkekse 60 yaşına kadar bekleyecek. Daha sonra ise emeklilik yaşı 65’e çıkacak.
Bu nedenle, prim gün koşulunu yerine getirdikten sonraki bekleme süresi kimi durumlarda 15 yıldan başlayıp 27 yıla kadar ulaşacak.
Prim ödemek yetmiyor
İşçi statüsündeki bir erkek 20 yaşında işe başlayıp kesintisiz çalışarak 40 yaşında 7200 günlük (20 yıl) prim koşulunu yerine getirse bile emekli olmak için 20 yıl bekleyecek. Aynı durumdaki bir kadın işçi de 18 yıl bekleyecek. Yaş ilerledikçe işçilerin iş bulması zorlaşacağı için özellikle beden gücü gerektiren işlerde çalışanların bu bekleme süresinde iş bulmaları, dolayısıyla da prim ödemeleri memur ve esnaf kadar düzenli olmayacak.
Aylık bağlama oranı düştü
Yeni sistemde, eski kamu çalışanları için taban aylık, gösterge, ek gösterge, kıdem aylığı ve emeklilik tazminatı üzerinden prim kesintisi yapılacak. Yeni göreve başlayacak memurların prime esas kazancında ise makam, temsil ve görev tazminatları, döner sermaye katkı payları ve ek ödemeleri dahil tüm kazançları dikkate alınacak. Yeni kamu çalışanları, işçi ve esnaf statüsündekilerin prim taban ve tavanı, mevcut sistemde işçilerde olduğu gibi asgari ücret ile asgari ücretin 6.5 katı olacak.
Emekli aylıklarını uzun vadede düşürecek bir diğer unsur da yeni belirlenen aylık bağlama oranı (ABO) olacak. Mevcut sistemde ABO, 25 yıl çalışan memurlarda son aylıklarının yüzde 75’i, Bağ-Kur’lular ve SSK’lılarda geçmiş dönem kazançlarının ortalamasının yüzde 65’i kadar emekli aylığı bağlanmasına imkan sağlıyor.
Yeni sistemde ABO, tüm çalışma yaşamını yeni sistemde geçirecek işçi, esnaf ve memurlar açısından yüzde 50 emekli aylığı bağlanması sonucunu doğuracak. Eski sistemde işe girip de çalışma süresi on yılın altında olanların bir anda yüksek bir gelir kaybına uğramamaları için on yılı dolduruncaya kadarki dönemlerine daha yüksek ABO uygulanacak. Böylece, örneğin yasa yürürlüğe girdiği gün işe başlayan kişi prime esas kazancının yüzde 50’si oranında emekli aylığı alırken, yasa yürürlüğe girmeden bir gün önce işe başlayan kişi yüzde 60 oranında emekli aylığı alacak. Eski memurlar bu değişikliklerden etkilenmeyecek. 25 yıl çalışan bir memur halen olduğu gibi son maaşının yüzde 75’i üzerinden emekli aylığı alacak.
Tüm kazançlardan prim alınacak
Yeni sosyal güvenlik sisteminde prime esas kazançların matrahı özellikle işçi statüsündekiler ile yeni işe başlayan kamu çalışanları açısından oldukça genişleyecek. SSK’da 2000 yılından sonra sigortalının o ay içinde hak ettiği aylık ücret, prim, ikramiye ve benzeri istihkakları üzerinden brüt asgari ücret ile asgari ücretin 6.5 katı (608 -3.952 YTL) arasındaki tutar prime esas kazanç kabul ediliyor.
Bağ-Kur’lular 24 basamaklı gelir tablosunda her bir basamağa karşılık gelen gelir tutarının yüzde 40’ı oranında prim ödüyorlar.
Emekli Sandığında ise memurların derece, aylık ve ücret tutarları ile gösterge tablosu ve personel kanunlarındaki ek gösterge tabloları üzerinden prim kesiliyor.
Emekli aylığı alt sınırı can yakacak
Yeni dönemde emekli aylıklarına en büyük tehdit emekli aylığı alt sınırından gelecek. Kabul edilen yasaya göre, bekâr sigortalılarda prime esas kazancın yüzde 35’i, sigortalının bakmakla yükümlü olduğu eşi ve çocuğu varsa yüzde 40’ı oranında aylık alt sınırı uygulanacak. Bu hüküm aslında mevzuata 2000 yılında girdi. Fakat bugüne kadar etkisi görülmedi.
Zira 2000 yılı öncesi dönemde emekli aylıklarının aşırı ölçüde düşmesini önleyici mekanizmalar uygulanıyordu. Bu çerçevede örneğin, asgari ücretli bir kişi aktif olarak çalışırken eline net 435 YTL geçerken, koruyucu mekanizmalar dolayısıyla emekli olduğunda ayda 537 YTL aylık alabiliyor. Oysa normalde emekli aylığının, çalışırken alınan aylıktan daha düşük olması gerekir.
Şimdiye kadar neden etkilemedi?
2000 yılında prime esas kazancın yüzde 35’ine çekilen aylık alt sınırı bugüne kadar emekli aylıklarına çok fazla yansımadı. Çünkü 2000 öncesi koruyucu mekanizmalar, kurallar gereği 2000 yılından önceki çalışmalara yansıtılıyor. 2000 yılından sonra işe girecek kişiler için emekli aylığının aşırı düşmesini önleyici mekanizmaların etkisi sıfırlanacak.
Emekli aylığı alt sınırının bu şekilde düzenlenmesi tüm çalışanları etkileyecek. Ama bu düzenleme en çok da mevsimlik, geçici süreli ve yarı zamanlı çalışanları vuracak. Bu durumdaki çalışanlar genellikle normal prim gün sayısını dolduramadıkları için, eksik prim günle yaş haddinden emekli olabiliyor. Mevcut sistemde bunların eline geçen emekli aylığı 537 YTL’nin altına düşmezken, yeni sistemde 213 YTL’ye kadar düşebilecek.
Bordronuza sahip çıkın
Mevcut sistemde de çoğu kazançların prim matrahında yer alması gerekirken genellikle kazançların büyük bölümü yasa dışı olarak prim matrahına yansıtılmıyor. Emekli aylığının aşırı düşmesini önleyici mekanizmalar dolayısıyla çalışanların kaybı olmadığı için bu durum işçiler açısından sorun teşkil etmiyordu.
Yeni sistemde ise emekli aylıkları, çalışma yaşamında ödenen kazançlar ne kadar ise onun üzerinden bağlanacak. Dolayısıyla özellikle işçi statüsünde çalışanların artık yeni dönemde tüm kazançlarının bordroda gösterilmesi ve primin ödenmesi konusunda işverenlerle sıkı pazarlığa girmeleri gerekecek. Aksi takdirde çalışanların emekliliklerinde alacakları aylıklar son derece düşük kalacak.
* * * * *
Güzelkaya ailesinin çocukları etkilenecek
Nedime Güzelkaya (sağda) için yeni yasa bir değişiklik getirmiyor. Halen yetim aylığı alan Didem Güzelkaya’nın durumunda öğretmen ataması yapılıncaya kadar değişiklik yok. Yetim maaşı ve sağlık hizmetini almaya devam edecek
Nedime Güzelkaya
Doğum Tarihi: 1956
Sigorta Tarihi: Emekli
Bağlı Olduğu Kurum: Emekli Sandığı
Aylık Gelir: Emekli aylığı 680 YTL.
Eski sistemde ölüm aylığı: 2005’te vefat eden Bağ-Kur’lu eşinden dolayı 400 YTL ölüm aylığı alıyor.
Yeni sistemde ölüm aylığı: Eşinden kalan aylığı almaya devam edecek.
Kızı Didem Güzelkaya
(1982 Doğumlu, işsiz, öğretmen atamasını bekliyor)
Eski sistemde yetim aylığı: Evleninceye veya sigortalı olarak bir işte çalışıncaya kadar yetim aylığını almaya devam edecek.
Yeni sistemde yetim aylığı: Aynı uygulama sürecek.
Eski sistemde sağlık güvencesi: Yetim aylığı almaya devam ettiği sürece Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan sağlık hizmeti alacak.
Yeni sistemde sağlık güvencesi: Aynı uygulama devam edecek.
Kızı Çiğdem Güzelkaya
(1986 doğumlu, SSK’lı olarak 1 yıldır çalışıyor)
Eski sistemde emeklilik yaşı: 2044 yılında 58 yaşında emekli olacak.
Yeni sistemde emeklilik yaşı: Değişmeyecek
Eski sistemde emekli aylığı bağlama oranı: Çalışılan her 360 gün için 25 yıllık çalışma süresinin ilk 10 yılında yüzde 3.5, izleyen 15 yılda yüzde 2 üzerinden yüzde 65. Böylece, çalışma yaşamı boyunca bin lira brüt ücret aldığı varsayıldığında, 650 YTL aylık alacaktı.
Yeni sistemde emekli aylığı bağlama oranı: İlk bir yıl için yüzde 3.5, izleyen 9 yıl için yıllık yüzde 3, sonraki 15 yıl için yüzde 2 olmak üzere 25 yıl prim ödeme karşılığı yüzde 60.5. Toplamda 25 yıllık prim ödemesi karşılığında aylığı 605 YTL olacak.
* * * * *
Emekli aylığı nasıl değişecek?
İşçi ve Esnaf
30 yıl eski sistemde çalışan işçi: 725 YTL
1010 yıl eski sistemde, 20 yıl yeni sistemde çalışan işçi: 683 YTL
30 yıl yeni sistemde çalışan işçi: 600 YTL
Memur:
30 yıl eski sistemde çalışan memur: 800 YTL
30 yıl yeni sistemde çalışan memur: 600 YTL
* GSYH’daki değişim dikkate alınmadan, ortalama prime esas kazançlarının 1000 YTL olduğu varsayımıyla.
- YARIN: Eski-yeni memur arasında uçurum
Haberin orijinal metnini görmek için lütfen tıklayınız