Fazla çalışma, genel tatil ve hafta tatili alacaklarının ispatında öncelik işyeri kayıtlarına ve diğer yazılı kanıtlara veriliyor. Yazılı kanıt olmaması halinde tanık ifadeleri ve diğer ikincil kanıtlar dikkate alınıyor. Yazılı kanıt olmaması halinde hesaplanan alacaklarda indirime gidiliyor. Peki, işçi alacaklarını nasıl kanıtlamalı? Whatsapp ve email yazışmaları değil olarak kabul edilir mi?
Fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti işçi işveren arasındaki başlıca anlaşmazlık konuları arasında yer alıyor. İşçiler çalışmaya devam ederken işveren ile ters düşmemek için veya çeşitli başka sebeplerle isteyemedikleri alacakları işten ayrılırken veya ayrıldıktan sonra talep ediyorlar.
ZAMAN AŞIMI BEŞ YIL
Öncelikle şunun altını çizmekte fayda var. İşçi alacaklarında zaman aşımı 5 yıl olarak uygulanıyor. Bundan, çalışma süresinin son beş yılı anlaşılmamalı.
İşçi ne zaman dava açarsa açsın, dava açtığı tarihten geriye doğru son 5 yıl içindeki döneme ait ücretler anlaşılmalıdır.
İŞÇİ ALACAKLARINDA İNDİRİM HANGİ DURUMDA YAPILIR?
Mahkemelerce işçinin fazla çalışma, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarında indirim yapılması konusunda kanunda bir hüküm bulunmuyor. Ancak, Yargıtay’ın, söz konusu alacakların uzun süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde indirime gidilmesi yönünde kararları bulunuyor.
YAZILI BELGEYE DAYANAN ALACAKLARDA İNDİRİM YAPILAMAZ
Söz konusu alacak iddiasının tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işyeri kayıtlarına dayanması durumunda indirim yapılamaz.
Yargıtay, tanık ifadelerine göre yapılacak indirimin işçinin çalışma şekline, işin düzenlenmesine ve hesaplanan alacak miktarına göre mahkemece takdir edilmesi gerektiğine hükmediyor.
İÇ YAZIŞMALAR DELİL OLUR MU?
Okurlarımızdan, fazla çalışma alacakları konusunda gelen mesajlarda en çok şirket yetkilileri veya amirleriyle yapılan elektronik posta ya da whatsapp yazışmalarının delil kabul edilip edilemeyeceği soruluyor. Yargıtay tek başına elektronik posta yazışmalarını “yazılı delil” olarak kabul etmiyor (Y. 9. H. D. Esas No: 2024/754, Karar No: 2024/4198).
Ancak, söz konusu iç yazışmaların hiçbir delil niteliği olmadığı anlamına geliyor. Tanık ifadesi gibi bu tür yazışmalar ikincil nitelikte delil kabul ediliyor. Bunlara dayanarak hesaplanan alacaklarda mahkemece indirim yapılıyor.
MAHKEMENİN İNDİRİM YETKİSİ SINIRSIZ DEĞİL
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (Esas No: 2016/828, Karar No: 2020 / 551), bu tür alacak davalarında indirim oranının tamamen mahkemece takdir edilmesinin doğru olmadığı, işçinin hakkına ulaşamaması tehlikesine yol açabileceği vurgulandı. İşçinin tüm yıl için fazla çalışma iddiasında bulunduğu davada ulusal bayram ve genel tatil günleri ile yıllık izin, mazeret izni gibi sebeplerle çalışamadığı günlerin yılın yaklaşık 3’te 1’ine karşılık geldiğinin dikkate alınması gerektiği belirtildi. Bilirkişi tarafından hesaplama yapılırken söz konusu süreler dikkate alınmışsa indirimin daha az oranda yapılması gerektiği kaydedildi.
Yazının orijinalini görmek için lütfen tıklayınız